Re’sen Emekliler Derneği (Re-Der) Başkanı Servet Kahramaner, siyasi iradenin Türk Silahlı Kuvvetleri’nden yargı kararı olmadan basit disiplin suçları gerekçesi ile ilişiği kesilen askerlerin mağduriyetine yönelik herhangi bir girişimde bulunmamasını kabul etmelerinin mümkün olmadığını belirtti.
- Re’sen Emekliler Derneği (Re-Der) Başkanı Servet Kahramaner, siyasi iradenin Türk Silahlı Kuvvetleri’nden yargı kararı olmadan basit disiplin suçları gerekçesi ile ilişiği kesilen askerlerin mağduriyetine yönelik herhangi bir girişimde bulunmamasını kabul etmelerinin mümkün olmadığını belirtti.
Kahramaner, yaptığı açıklamada, 27 Aralık 2013 Cuma günü Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz ile Türk Silahlı Kuvvetleri’nden yargı kararı olmadan kararnamelerle ilişiği kesilen askerlerin özlük haklarının iadesi ile ilgili bir görüşme gerçekleştirildiğini söyledi. Mağduriyetlerle ilgili detaylı bir rapor sunularak, bunun ivedi olarak giderilmesi için talep ve önerilerin iletildiği Bakan Yılmaz’ın herhangi bir yorum yapmamakla birlikte “Beklemeye devam edin” şeklinde bir açıklama yapmakla yetindiğini ifade eden Kahramaner, şunları kaydetti:
“22 Mart 2011 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6191 sayılı yasanın geçici 32. maddesi ile Türk Silahlı Kuvvetleri’nden Yüksek Askeri Şura kararı ile ilişiği kesilen askerlere bir takım özlük hakları iade edilerek mağduriyetleri giderilmiştir. İlgili yasa TSK’den kararnamelerle ilişiği kesilen askerleri kapsamadığından yeni mağduriyetlerin ortaya çıkmasına sebebiyet vermiştir. Bu süreçte Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz gerek Meclis Genel Kurulunda, gerekse Milli Savunma Bakanı Komisyonunda yaptığı açıklamalarda konunun detaylı bir şekilde araştırılması gerektiğini ifade etmiştir. Ancak önceki gün basın bültenlerine düşen haberlerde CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu’nun soru önergesine vermiş olduğu cevapta, ‘Halihazırda TSK’de sicil affına yönelik bir çalışma bulunmamaktadır’ diyerek kararname mağduru askerlerin oyalandığını itiraf etmiştir. Bir yandan Meclis tutanaklarına geçen ‘Bu mağduriyetlerle ilgili inceleme ve araştırmalarımız sürüyor’ diyen, diğer taraftan ‘Halihazırda sicil affına yönelik bir çalışmamız bulunmamaktadır’ açıklaması ciddiyetten uzak bir tutumu ortaya koymaktadır. Yüksek Askeri Şura kararı ile TSK’den ilişiği kesilen askerlere özlük haklarını, disiplinsizlik gerekçesi ile meslekten çıkarılan devlet memurlarına sicil afları, yüz kızartıcı suçlardan hüküm giyenlere siyaset yapma yolunun açılmasını sağlayan ve son olarak Ergenekon ve Balyoz davalarında hüküm giyenlere yeniden yargılanma yolunun açılması için yasal bir düzenleme yapılabileceğini ifade eden siyasi iradenin TSK’den yargı kararı olmadan basit disiplin suçları gerekçesi ile ilişiği kesilen askerlerin mağduriyetine yönelik herhangi bir girişimde bulunmamasını kabul etmemiz mümkün değildir. Bilinmelidir ki, kararname mağduru askerler mahkeme kararı olmadan, adil yargılanma ve savunma haklarını kullanmadan meslekten çıkarılmışlardır. Hakkaniyet ve adaletle, üstünlerin hukuku yerine hukukun üstünlüğünü egemen kılarak millete hizmet edeceği sözünü veren siyasi iradeyi bu mağduriyetleri gidermeye, sözünü yerine getirmeye davet ediyoruz.”
Açıklamasında son günlerde ülkede yaşanan olayları demokratik sosyal hukuk devletinde yaşanmaması gereken durumlar olara nitelendiren Kahramaner, “Bir yandan yürütmenin yargıya müdahale iddiaları, diğer yandan devlet içinde paralel bir yapı olduğu iddialarını kaygı ve endişeyle izlemekteyiz. Temennimiz, yaşanılan bu süreçte her şeyin demokratik hukuk kuralları çerçevesinde, kuvvetler ayrılığı gözetilerek, hukukun üstünlüğünün egemen kılınarak çözülmesidir” dedi.
2007 - 2024 © Tüm hakları saklıdır.. gizlilik politikası | feragatname