AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Şimdi bugün inanıyorum ki kalfalık dönemi sona eriyor. Sizin görevlendirmenizle, eğer ustalık belgemizi verirseniz yarın ustalık dönemimiz başlıyor'' dedi.
Partisince Tuzla'da düzenlenen ilçe mitinginde halka hitap eden Erdoğan, bugünün final günü olduğunu, yarın seçimlerin yapılacağını anımsattı.
İl mitinglerinin sonuncusunu Ağrı'da yaptığını belirten
Erdoğan, yola 14 Ağustos 2001'de çıktıklarını ve bundan 16 ay sonra milletin kendilerine iktidar görevini verdiğini anlattı. Bunun, Cumhuriyet tarihinde bir ilk olduğunu ve parlamentonun yüzde 65'inin, AK Parti'de olduğunu ifade eden Erdoğan, 3 Kasım 2002'de AK Parti'nin çıraklık döneminin başladığını ve bu dönemin 22 Temmuz 2007'ye kadar devam ettiğini söyledi.
Erdoğan, 2007'de yüzde 47 ile yine parlamentonun yüzde 65'inin millet tarafından kendilerine verildiğini, bu defa da kalfalık döneminin başladığını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Şimdi bugün inanıyorum ki kalfalık dönemi sona eriyor. Sizin görevlendirmenizle, eğer ustalık belgemizi verirseniz yarın ustalık dönemimiz başlıyor. Ben Tuzla'nın coşkusunda, heyecanında bunu görüyorum. Ustalık dönemi ile 2023'e yürüyoruz. Türkiye'yi güçlü yürüteceğiz ve Gazi Mustafa Kemal'ın ifade ettiği gibi, muasır medeniyetler seviyesinin üzerine Türkiye'yi çıkarmak bu kadrolara nasip olacak. Bunu biz başarırız, evelallah hallederiz. Şu ana kadar ortaya koyduğumuz performans zaten bunun işareti değil mi? Bazı liderler çıkmış şunu söylüyor: '230 milyar dolardan milli geliri almış 740 milyar dolara çıkarmış. Senin cebine ne girdi' diyor. Bunlar ülkenin güçlenmesini anlayamayacak kadar yöneticilikten, siyasetten mahrum. Bunlar, 280 milyar dolardan devraldıklarını 230 milyar dolara düşüren genel başkanlar. Başbakan yardımcılığı da yaptılar bu ülkede. Bir diğerine bakıyorsun,
SSK Genel Müdürlüğü'nü sekiz yıl yürüttü, anamızı ağlattı.''
Hastanelerin eski halini herkesin çok iyi bildiğini, hastanelere gidenlerin doktorlar tarafından muayenehaneye çağrıldığını, hastanın para vererek muayene olabildiğini, yazılan reçetedeki ilaçların çoğunun alınamadığını, parasıyla eczaneden alındığını anlatan Erdoğan, ''Sekiz yıl bu ülkede bir
SSK'yı yönetemeyenler bu ülkeyi yönetebilir mi? İşte onun için yarın demokratça sandıklarda bu hesabın sorulacağı gün. Onun için bu çok önemli. Biz artık damdan düştük. 'Bu ülkede ayrım olmayacak' dedik'' diye konuştu.
İşçinin, memurun, köylünün, emeklinin artık istediği hastaneye giderek, muayenesini olabildiğini, istediği eczaneden ilaçlarını alabildiğini belirten Erdoğan, ''Şimdi 600 lira vermekten bahsedenler, siz önce bunun hesabını verin. Benim vatandaşımın bu onuru yeter ya'' dedi.
Van'da yaşanan bir olayı anlatan Erdoğan, kuzey Irak'ta çalışırken inşaattan düşüp omurgasından yaralanan bir Vanlının,kendisinden yüklü paralar istenmesi üzerine Van'daki ailesine haber gönderdiğini söyledi. Konunun, aslen Vanlı olan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Gaziantep milletvekili adayı Hüseyin Çelik'e iletildiğini, onun da durumu Sağlık Bakanlığına aktarmasıyla hemen bir jet ambulansın Irak'a giderek bu kişiyi aldığını ve Gaziantep'e götürdüğünü belirten Erdoğan, burada ameliyatı yapılan kişinin sağlığına kavuştuğunu bildirdi.
Erdoğan, ''İşte biz bugünler için varız. Bundan daha güzeli olur mu? İşte bizim istediğimiz buydu, bunu başardık. Benim halkım da, amelesi de şunu söylüyor; 'ya ben neymişim, bilmiyordum bunu. Başkonsolosu, büyükelçisi gelip beni ziyaret ettiler, beni aradılar' diyor. 'İnsan olduğumu anladım' diyor. İşte Türk olmanın, bu ülkenin vatandaşı olmanın gururu bu. İşte biz bunu yaşattık, yaşatıyoruz, yaşatacağız'' diye konuştu.
Geçmişte ülkede tomografi, MR cihazlarının olmadığı illerin bulunduğunu, bu durumun artık tarihe karıştığını, şimdi her yerde bu cihazlardan bulunduğunu anlatan Erdoğan, bunları da yeterli bulmadıklarını vurguladı.
Başbakan Erdoğan, büyükşehirlerde şehir hastaneleri kuracaklarını, en ileri derecede sağlık teknolojisinin kullanılacağı bu hastaneleri, ilk etapta 16, daha sonra yeni ilave edilecek 11 şehirle 27 büyükşehirde kuracaklarını belirtti.
Yaptıkları 163 bin derslikle Cumhuriyet tarihinde yapılan tüm dersliklerin yarısını sekiz yıla sığdırdıklarını, ücretsiz olarak bütün ders kitaplarını ilköğretim ve ortaöğretim öğrencilerine, zengin fakir ayrımı gözetmeden verdiklerini ifade eden Erdoğan, bursta da, kredi de zengin fakir ayrımı yapmadıklarına, Kredi Yurtlar Kurumuna müracaat eden 900 bine yakın lisans ve lisans üstü öğrenciye kredi ve burs verdiklerine dikkat çekti. Erdoğan, ''Yolsuzlukların içinde olan bir iktidar bunu yapabilir mi'' diye sordu.
Erdoğan, üniversite öğrencilerine 240, master öğrencilerine 480, doktora öğrencilerine 720 lira verdiklerini söyledi.
Tüm okullarda, kara tahtadan, bilgisayar donanımlı, dünyaya internetle bağlı akıllı tahtaya geçileceğini, her öğrenciye birer tane elektronik kitap vereceklerini, bunların ücretsiz olacağını belirten Erdoğan, bu projeyi dört yılda hayata geçireceklerini bildirdi.
Erdoğan, Amerika'da yaşayan çocukların istifade ettiği imkanlardan Türk öğrencilerinin de istifade etmesi isteğiyle bunları yaptıklarını belirterek, bilişim teknolojileri sınıflarını da kendilerinin kurduğunu söyledi.
Başbakan Erdoğan, ''Soruyorum; ey
CHP,
MHP, sen niye kuramadın? Yoksa bilgisayar yeni mi icat oldu? İşte mesele bu. AK Parti ile bunların vizyon farkı bu. İlericilik bu, işte bunlar gerici. Modern bilimi yakalamak bu'' diye konuştu.
Önceden ölülerin hastanelerde rehin kaldığını belirten Erdoğan, artık bu tür sahneleri ortadan kaldırdıklarını ve hiçbir insanın hastane kapılarından geri çevrilmediği günleri getirdiklerini ifade etti.
Erdoğan, insan öncelikli bir dünyayı kurduklarını söyledi.
İstanbul'da, biri Avrupa, diğeri Anadolu yakasında iki şehir hastanesi kurulacağını, bunların her ilçede olan hastanelerin dışında olacağını belirten Erdoğan, 'Olur ki daha ileri bir müdahale gerekebilir, niye buradan kalksın da bizim hastamız Almanya'ya, Amerika'ya gitsin. Artık bunlar burada çözülecek'' diye konuştu.
Başbakan Erdoğan, jet ambulansların sayısının 2'den 5'e yükseltileceğini, 18 helikopter ambulansla 10 bin hastanın hastaneye yetiştirildiğini, yatağa bağımlı 40 bine yakın hastayı evinde tedavi ettirdiklerini, diyaliz hastalarını evden alıp evine bıraktıklarını belirtti.