TÜRKİYE genelinde binlerce sağlık çalışanı, Türk Tabipleri Birliği öncülüğünde dün, "Tam Gün Yasası ve Performansa Dayalı Ücret Uygulamasını" protesto etmek, "özlük haklarının korunmasını" istemek amacıyla iki günlük iş bırakma eylemi (Beyaz Eylem) başlattı. Sağlık Bakanı Recep Akdağ ise, iki gün iş bırakma eylemine ilişkin olarak, "Sıkıntıya uğratacak bir faaliyet içerisinde olabileceklerine ben asla inanmıyorum. Küçük marjinal gruplar olabilir" dedi.
Doktorlar memnun değil
Ankara'nın çeşitli hastanelerinden Ankara Numune Hastanesi önünde toplanan binlerce doktor ve sağlık çalışanı hükümetin uyguladığı sağlık politikalarına karşı çıktı. Doktorlar, "susma haykır, performansa hayır" sloganları atarak ellerindeki "GöREV'deyiz" yazılı balonlarda eyleme geçti. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Konferans Merkezi önünde biraraya gelen sağlık çalışanları da, ellerinde "Yerli, yabancı yok, biz de hekimiz", "Performans hasta eder", "Uykusuz doktor ölüm demektir", "Puanları Mario toplasın" yazılı dövizler taşıdı ve "Dikkat sağlık tehlikede", "Bu iş yerinde grev var" yazılı pankart açtılar. Ankara Tabip Odası Başkanı Bayazıt İlhan, "Sağlık Bakanlığının halkın yüzde 70'inin verilen sağlık hizmetinden memnun olduğu" yönünde açıklama yaptığını belirterek, "Ankara Tabip Odası'nın araştırmasına göre ise hekimlerin yüzde 73'ü, vatandaşa nitelikli sağlık hizmeti veremediğini düşünüyor" dedi.
Tıp fakülteleri kapatılsın
İlhan, şunları dile getirdi: "Türkiye'de 78 tane tıp fakültesi olmuş, bunların bir çoğunda kütüphane, temel bilimler, patoloi, fizyoloji ve anatomi laboratuvarı yok. Buradan nitelikli hekim yetişir mi? Bu tıp fakülteler bir an önce kapatılmalı ya da öğrenci almayı bırakmalı. Birbiri ardına açılan eğitim hastanelerinde hiç ameliyat yapmadan cerrah yetişiyor. Eğitim araştırma hastaneleri ‘jet profesörlerin' cirit attığı yerler haline geldi. İnsanlar bir günde profesör oluyor. Geçen hafta da Ankara İl Sağlık Müdürü yine aynı yöntemle yardımcı doçent oldu. Şimdi de ‘jet yardımcı doçentlik' çıktı."
Acile Görev Çadırı
İstanbul'da ise İstanbul Tıp Fakültesi Temel Bilimler Binası önü ve Haydarpaşa Numune Hastanesi bahçesine "Görev Çadırı" kuruldu. Hastane girişine, üzerinde "İş Güvencesi, Gelir Güvencesi, Can Güvenliği, Mesleki Bağımsızlık, Herkese Eşit Ücretsiz Sağlık İçin Bu Hastanede GöREV Var" yazılı pankart asan sağlıkçılar, hastanenin Acil Servisi yanına da "Görev Çadırı" kurarak, poliklinikler önünde çeşitli dövizler açtı. ,
Ulusal sağlık politikası olmalı
İZMİR'deki eylemde konuşan İzmir Tabip Odası Başkanı Prof. Erdener Özer, ülkede küresel değil ulusal bir sağlık politikası olana, "Sağlıkta Dönüşüm Programı" ortadan kalkana kadar göreve/greve devam edeceklerini bildirdi. Sağlık çalışanları İzmir Cumhuriyet Meydanı'ndan İl Sağlık Müdürlüğü önüne yürüyüş düzenledi. Üzerinde "Performansın kölesi olmayacağız", "Hastam puan, meslektaşım rakip değildir", "Sağlıkta ticaret ölüm demektir" dövizleri açan grup adına basın açıklamasını okuyan Özer, bütün yurttaşların "ücretsiz" sağlık hizmeti hakkı olması gerektiğini söyledi.
Hastalar: Eylemden etkilenmedik
EDİRNE Devlet Hastanesi'nde muayene sırası alan ve polikliniklerde muayene sıralarının gelmesi için bekleyen hastalar, iş bırakma eyleminden etkilenmediklerini söyledi. Hastanede, poliklinik hizmeti verilmeyen servislerden ortopedi servisinde iş bırakma eylemi nedeniyle hastalar muayene edilmediklerini belirtirken, parmağıyla ilgili sorunu olan bir hasta "Doktorlar grevdeymiş. Parmağımda bir sorun vardı. Muayene olamadan geri dönüyorum" dedi. Hastane yetkilileri de, iş bırakma eylemi nedeniyle hastahanelerinde hizmet noktasında bir aksaklık yaşanmadığını belirtti.
Gülhan: Kamu kaynakları savurgan kullanılıyor
ÇANAKKALE Tabipler Odası, Diş Hekimleri Odası ve Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) üyeleri,
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi önünde toplandı.
Çanakkale Tabip Odası Başkanı Dr. Nihat Gülhan, burada yaptığı açıklamada, yapılan düzenlemelerle sağlığın finansmanında, kamu sigorta kaynaklarının savurganca kullanıldığını öne sürerek,
SSK sağlık birimlerinin yok edildiğini, muayenehanelerin kapatılarak, ortamın yabancılara satıldığını ve sigorta şirketlerine pazarlanabilir hale getirildiğini savundu. Yapılan düzenlemelerle hastanelerin satışı ve herkesin iş güvencesinden yoksun sözleşmeli hale getirilmesinin söz konusu olduğunu iddia eden Gülhan, sağlık çalışanları olarak halkın, sağlık hakkını ve haklı taleplerini daha güçlü bir şekilde duyurmak üzere bir araya geldiklerini söyledi.