Bakan Dinçer'in, uygulamaya son verip öğrencileri rapor almamaları, öğretmen ve yöneticileri rapora teşvik etmeme konusunda yazılı uyarısı ardından Bakanlık, Türkiye genelinde, son sınıfları boşalmış liselerde inceleme başlattı. Uyarılara karşın öğrencilerin 25 gün özürlü okula gitmeme haklarını kullanıp devamsızlıktan kalmamak için yoğun olarak rapora başvurması Bakanlığı harekete geçirdi. İzmir'e gönderilen müfettişler, İl Milli Eğitim Müdürlüğü'ndeki eğitim denetmenleriyle birlikte liselerde inceleme başlattı.
Liselerin son sınıflarında öğrenci sayısının azalmasında öğretmen- yönetici katkısı olup olmadığı, raporlu öğrencilerin evlerinde olması gerekirken dersanelerde tespit edilmesine kadar detaylı inceleme yapıldığını belirten bir eğitimci, şöyle dedi:
"Bu durum yılların kanayan yarası. Son birkaç yıldır 'Genel izin' uygulamasıyla öğrenciler velilerinden getirdikleri dilekçelerle okula gelmiyor, gerçek dışı rapor peşinde de koşmak zorunda kalmıyordu. Ancak, Bakan Dinçer bu uygulamayı kaldırınca kriz yeniden hortladı. Öğrenciler sınav yaklaşırken bu dönemi dersenelerde, özel derslerde geçirmek istiyor. Velilerin de talebi bu. Genel izin yoksa hatır gönülle, ya da başka şekilde her öğrenci bu raporu edinmek için uğraş veriyor. Lise son sınıflarda öğrenci yokluğundan ders yapılmıyor. Bakanlık okulun önemsizleştirilmesinden rahatsız.
Bunda öğrenci kadar okul yöneticileri, öğretmenlerin payı olup- olmadığı araştırılıyor. Çünkü öğrencilerin rapor almamaları için okul idareleri uyarıldı, öğrencilerin okula devamlarının sağlanması için rehberlik birimlerinin devreye girmesi istendi. Müfettişler liselerde kaç öğrencinin, ne gerekçe ile rapor aldığına, nerede olduklarına bakıyor. Okulda öğrencilerin derslere devamı için önlem alınıp alınmadığı, rapora teşvik eden eğitimci olup olmadığı tespit ediliyor. Dersanelerde de inceleme var.
Raporlu dersaneye giden öğrenciler belirlenirken, bu dönemde kaçak öğrenci kadar, resmi okul öğretmeni olup da dersanelerde çalışan öğretmenlerin izi sürülüyor. Bu incelemelerin sonunda birilerinin canı yanar mı, yakılır mı bilmiyoruz. Bir yandan göz korkutup bir yandan veri çalışması yapılıyor olabilir. Sonuçlarını bekleyip göreceğiz."
EĞİTİMİN YERİ OKUL
İl Milli Eğitim Müdürü Vefa Bardakcı, Türkiye genelinde bir inceleme başlatıldığını, İzmir'e Bakanlık'tan 8 müfettiş gönderildiğini söyledi. Bakanlık müfettişlerin, ildeki eğitim denetmenlerini de yanlarına alarak liselerde inceleme yaptığını belirten Bardakcı, liselerde öğrencilerin zamansız rapor alma, dersaneye gitme bahanesiyle rapor alma gibi konuları incelendiğini belirterek, şunları söyledi:
"Müfettişler görevleriyle ilgili bir açıklama yapmıyor. Bizden araç ve kalacak yer temini istediler, sağladık. Ancak, raporlarla ilgili çalıştıklarını biliyoruz. 'Öğrenciyi rapora teşvik eden idareci var mı', Öğrencilere 'Okula gelmeyin' diyen var mı, 'Dersanelerde kaçak öğretmen çalışıyor mu?' diye bakıyorlardır. Şu an lise son sınıflarımızda kaç raporlu öğrenci var, bunun bir çalışmasını yaptırmadık. Raporları doktor verdiği için itiraz etme gibi bir durumumuz yok.
Her zaman söylediğimiz asıl eğitim yeri okuldur. Son saate kadar çocukların okulda eğitime devam etmesi istenir. Ancak, okul sonrasında dersaneye, özel ders gibi etkinliklere gidebilir. Son zile kadar öğrenci okulda kalmalıdır. Biz bu esastan hareket ederiz. Lise son sınıflarda bir psikoloji var, genelde rapor yolunu bu açıyor. Son bir ayda çalışmak. Oysa eğitim uzun soluklu bir süreçtir. Son bir ayda çalışmayla sürpriz olacağına inanmıyoruz."
E-Okul İlgili Bağlantılar