Başbakan konuşmasının ardından öğrencilere tablet bilgisayar dağıtımına katıldı. Başbakan'ın sınıftaki neşeli hali dikkat çekti.
Başbakan Erdoğan, hiç kimsenin ’niyet okuyuculuğu’ yapmamasını isterken, "Benim neyi kast ettiğim son derece açıktır. Bu ülke ne çektiyse öğrencileri belli ideolojilerle şekillendirmek isteyen, ikna odalarında öğrencilere zulmeden zihniyetten çekmiştir. Bu gençliğin tinerci olmasını mı istiyorsunuz? İsyankar bir nesil mi yetişmesini istiyorsunuz?" diye konuştu.
Eğitimle ilgili ifadelerinin önüne arkasına bakılmadan karalama kampanyasına dönüştürüldüğünü belirten Başbakan Erdoğan, muhafazakar demokrat bir hükümet olduklarını vurgulayarak şöyle konuştu:
"Dünyanın her ülkesindeki iktidarların belirli hedefleri vardır. Anayasamızın 24’üncü maddesini bir okurlarsa, devlete nasıl bir görev verildiğini de görürler. Ne der 24’üncü madde? Devlet, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi’nden bahseder. Devlete hem eğitim hem de öğretim görevi yükler. Biz yapmadık bunu. Biz geldiğimiz de anayasada yazıyordu bunlar. Şimi de bu devlet hükümetimizin hedefinde ilerliyor. Bir haftadır sürekli karalama kampanyası yürütüyorlar."
"İKNA ODALARININ MUCİTLERİ KALKMIŞ BİZİ ELEŞTİRİYORLAR"
Kimsenin niyet okuyuculuğu yapmaması gerektiğini söyleyen Başbakan Erdoğan, önyargılı bir şekilde eleştirilmesini "insafsızlık" olarak nitelendirdi. Başbakan Erdoğan sözlerine şöyle devam etti;
"Dünyayı öğrencinin ayağına taşıyan bir hükümeti böyle karalamak en hafif tabiriyle vicdansızlıktır. Benim partimin il başkanları toplantısında söylediklerimin neyi kast ettiğim son derece nettir. Biz bir dayatma arsusu için değiliz. Bu ülke ne çektiyce öğrencileri belli ideolojilerle şekillendirmek isteyen, ikna odalarında, öğrencilere zulmeden zihniyetten çekmiştir. Bu ülkede bir dönem kitaplar yasaklandı. Kasaba meydanlarında kitap dağları yakıldı. En basit kitaplar; Elif-Ba cüzleri, Hz. Ali Cenkler’i toplatıldı.
Bu ülkenin gençlerinin milli değerleri öğrenmeleri engellendi. Milli değerleri öğretenler cinayet işlemiş gibi muamele gördü. Gencecik çocuklar sakallarına bakılarak okul kapılarından sokulmadı. Anne ve babalarının fotoğraflarına bakarak çocukları okul kapılarından gönderdiler. Köy Enstitüleri’nde öğretmen formatlatıp, sonra da onların eline öğrencileri verdiler. İkna odalarının mucitleri kalkmış bizi eleştiriyorlar. Kızlarımıza az mı çektirdiniz? Biz bu art niyetli kampanyaya asla prim vermeyiz."
"DİNDARLAR ÇAĞDAŞ OLAMIYOR MU?"
Başbakan Erdoğan, bazı köşe yazarlarını da sert sözlerle eleştirdi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "1 haftadan bu yana yazanlara sesleniyorum: Bu gençliğin tinerci olmasını mı istiyorsunuz? İsyankar bir nesil mi olmasını istiyorsunuz? Hiçbir meselesi olmayan bir nesil mi istiyorsunuz? Biz sizlerle bu meselede anlaşamayız. Dindar bir nesil çağdaş olamıyor mu? Hem çağdaş, hem de dindar olunmuyor mu? Başınızı önünüze eğin de hem dindar, hem de çağdaş bir nesil nasıl yetiştirilir onu düşünün! Biz o terbiyeyi alarak büyümüş bir nesiliz. Biz bugün de hala o zihniyeti taşıyan kafalara isyan ediyoruz" diye konuştu.
ÖĞRENCİLERE TABLET
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Fatih Projesi kapsamında öğrencilere dağıtılan tablet bilgisayarları inceledi. Başbakan Erdoğan, sınıfları da gezerek kızı Sümeyye Erdoğan ve Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer ile birlikte sıralara oturup ders dinledi. Başbakan’ın sınıftaki neşeli hali dikkat çekti.