İlkbahar mevsimine hazırlandığımız bu günlerde yıllık ücretli izin süresi ile ilgili sorular da peş peşe gelmeye başladı. Bir okuyucudan gelen sorular çerçevesinde yıllık ücretli izin süreleri, ücretsiz izin uygulanması ile ilgili bazı özellikli durumları 506 sayılı SSK. Ve 4857 sayılı iş kanunu çerçevesinde irdelemeye çalışacağız.
SORULAR:
1) Şirketimiz bünyesinde (ABD Dahil) 40 kişi çalışmakta personelimizin bir bölümüne % 40 ücretsiz izine çıkarmak istiyoruz burada yasal prosedür nedir
2) Ücretli izin bölünebilir mi bir makale okumuştum orada 10 günden az olmamak üzere en fazla 3 bölünebilir.14 gün izin alan birisinde nasıl olur. ÖMER DALIMDU- İSTANBUL
II- YILLIK ÜCRETLİ İZİN SÜRESİ İLE İLGİLİ YASAL DÜZENLEME:
Çalışmamızın giriş kısmında belirttiğim gibi yaklaşan yaz mevsimi ile birlikte yıllık izinlerle ilgili mailler de gelmeye başladı. Tarafıma iletilen soruların genelinde yıllık izin sürelerinin nasıl uygulanacağını, ücretin nasıl ödeneceğinin, izin süresinde rastlayan tatil günlerinin nasıl ele alınması gerektiği vb. sorulardan oluşmaktadır.
Çalışma hayatında başarılı olabilmenin, verimli olabilmenin yegane yolu belli bir süre iş ortamında uzaklaşmakla mümkündür. Bu ihtiyaçtan dolayı iş hayatımızın kurallarını düzenleyen iş güvencesi yasası ve kanuna istinaden yayınlanan yıllık ücretli izin yönetmeliği ile usul ve esaslar düzenlenmiştir. Muğlak olan ifadeler de de Yargıtay 9. hukuk dairesine intikal eden davalarla çözüme ulaşılmaktadır. 4857 sayılı iş kanunun 53,54,55,56,57 ve 58. maddelerinde yıllık ücretli izin ile ilgili hak ve yükümlülükler ayrı başlıklar halinde düzenlemiştir.
Yıllık ücretli izine hak kazanmanın öncelikli şartı; sigortalının işe girişinin tescil edildiği tarihten itibaren 1 yıllık kıdeminin bulunması gerekiyor. Bir yıllık süre dolmadan iş sözleşmesinin feshedilmesi halinde yıllık ücretli izin ile ilgili bir talep söz konusu olmayacaktır. Yıllık ücretli izin konusu sürekli tartışıldığından dolayı üstatlarım tarafından değişik tarihlerde teferruatlı ele alındığı için detaya girmeden özellikli durumlar olarak kabul ettiğim bazı hususlara değineceğim.
A.Yıllık Ücretli İzin Süreleri:
4857 sayılı iş kanunun 53. maddesinde düzenlenen izin süreleri aşağıdaki gibidir.
a) Bir yıldan beş yıla kadar (beş yıl dahil) olanlara ondört günden,
b) Beş yıldan fazla onbeş yıldan az olanlara yirmi günden,
c) Onbeş yıl (dahil) ve daha fazla olanlara yirmialtı günden,
Az olamaz.
Yine aynı maddenin devamında onsekiz ( on sekiz dahil) ve daha küçük yaştaki işçilerle elli ve daha yukarı yaştaki işçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi yirmi günden az olamaz denilmektedir. Elli ve daha yukarı bir yaşta olup kıdem süresi bir yıldan beş yıla kadar olan işçiler on dört gün değil de yirmi gün izin kullanabileceklerdir. Beş yıldan fazla kıdemi olanlar da 53. maddenin b’ ve c’ bentlerinde belirtilen süreler kadar izin hakları olacaktır.
Yıllık ücretli izin uygulamasında işverenlerin dikkat etmediği, işçilerin de bilmedikleri bir husus vardır. Bu husus; işçinin izinde iken bu izin süresinde rastlayan hafta tatilleridir. Yıllık ücretli izin süresi çalışılmış gibi sayılan süreler olduğu için, normal günlerde çalışılmayan gün olarak kabul edilen hafta tatilinin bu sürenin içinde hesaplanmaması gerekiyor. Bilindiği gibi iş yasamız normal çalışma süresini bir haftada 45 saat olarak düzenlemiş, bu sürenin günlere dağılımında bir günde 11 saatten fazla olmamak şartıyla, düzenlemeyi iş sözleşmeyi imzalayan tarafların isteğine bırakmıştır. Her ne şekilde olursa olsun iş yasası bir işçinin bir hafta da en az yirmi dört saat çalıştırılmadan dinlendirilmesi gerektiği ifadesinden yola çıkarak normal çalışma süresi bir haftada altı gün olarak kabul görmektedir. Yasal düzenleme böyle olduğundan yıllık ücretli izin süresinde her haftaya karşılık bir günün daha izin süresine dahil edilmesi gerekiyor.
Örnek vermek gerekirse; 02.04.2007 tarihinde yıllık iznini kullanmaya hak kazanan ve bu tarihte izne ayrılan bir işçinin izinli olacağı süre toplam olarak 14 gün değildir. İzin süresinin başladığı tarihten itibaren bu süreye rastlayan Pazar günü izin süresine dahil edilecektir. İşçinin izinde olduğu sürede iki Pazar günü olacağından dolayı bu iki gün de yıllık izin süresine dahil edilir. İşçinin izinde olacağı toplam gün sayısı onaltı (16) gün olacaktır.
B. Yıllık Ücretli İzin Süresinin Bölünmesi:
Gelen maillerden veya şahit olduğum tartışmalardan biri de yıllık ücretli izin süresinin bölünerek kullandırılmasıdır. Öncelikle şunu belirtmeliyim ki; izin süresinin bölünmesi tarafların rızası ile mümkün olabilecektir. Yıllık ücretli izin süresinin uygulanması başlığı altında düzenlenen 56. maddede ifade edildiği gibi izin süresi on günden aşağı olmamak üzere tarafların rızası ile toplu halde kullandırılmayabilir. Her ne şekilde olursa olsun izine ayrılmak isteyen işçinin izin hakkı diğer günler saklı kalmak şartıyla ilk on günlük süreye dokunulamaz. Beş yıldan fazla kıdemi bulunan bir işçinin izin süresi yirmi gündür. Bu sürenin ilk on güne dokunulmayacak diğer on günlük sürede tarafların anlaşması şartıyla en fazla üçe bölünebilir.
III- ÜCRETSİZ İZİN
Ücretsiz izin uygulanmasına, işverenlerin ekonomik bir sıkıntıya düştükleri dönemlerde başvurdukları bir yöntemdir. İş sözleşmesinin askıya alındığı durumlardan biri de ücretsiz izin uygulanmasıdır. Ekonomik nedenlerle işyerinde faaliyetlerin durma noktasına gelmesi veya mevsimlik daralmalar nedeniyle, işverenler işçilerine kıdem tazminatı vermemek için tercihlerini ücretsiz izinden yana kullanmaktadırlar. Hemen belirtelim işverenin işçiye ücretsiz izine göndermesi gibi bir seçeneği bulunmamaktadır.
İşçinin ücretsiz izin talebinde bulunması için bu istemin işveren tarafından kabul edilmesi veya işverenin böyle bir talepte bulunması halinde, bu istemin işçi tarafından kabul edilmesi şarttır. İş kanunu bayan işçilerin doğum izninin bitiminden sonra talepte bulunmaları halinde altı aya kadar ücretsiz izine çıkabileceklerini işverenin de bu talebi geri çevirmeksizin kabul edileceğini düzenlemiş, diğer durumlarda karşılıklı anlaşma şartına bağlanmıştır.
Ücretsiz izne ayrılan işçinin iş sözleşmesi bu süre boyunca askıda kalır. Bu süre boyunca herhangi bir ücret tahakkuku yapılmaz ve sigorta primleri de beyan edilmez. İşverenler ücretsiz izne ayrılan işçiyi aylık sigorta prim bildirgelerinde “ücretsiz izinli” olarak gösterecek, bildirgenin ait olduğu ayın son gününe kadar da ek:8 eksik gün bildirme formunu düzenleyerek bağlı oldukları sigorta müdürlüğüne vermeleri şarttır. İşverenler bu form ile birlikte düzenlenen ücretsiz izin dilekçesini de vermeleri gerekmektedir.
İşçinin ücretsiz izine çıkmayı kabul etmemesi halinde işverenin kıdem tazminatı ödeme yükümlülüğü doğacaktır.
Konumuzu kısaca özetleyecek olursak; işe girişin tescilinin yapıldığı günden itibaren bir tam yılı tamamlayan sigortalının, yıllık ücretli izin hakkını kazanabilecek, yıllık ücretli izin süresi çalışılan günler olarak değerlendirildiğinden izine ayrılan işçinin izinli gün sayısı kadar ücreti kendisine avans olarak ödenecektir. İşçinin rızası olmadığı sürece yıllık ücretli izin süresi bölünemez. Sigortalının rızası alınması şartıyla ilk on günlük süreye dokunulmayacak diğer günler de en çok üçe bölünebilir.
Ücretsiz izin durumundan da işverenin işçiyi ücretsiz izine ayırması gibi bir yasal dayanağı yoktur. İşverenin böyle bir talebi işçi tarafından kabul edilmemesi halinde işverenin ısrar etmesi durumunda, işçinin bildirim sürelerine bağlı kalmaksızın iş sözleşmesini feshetme hakkı saklıdır
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
2007 - 2024 © Tüm hakları saklıdır.. gizlilik politikası | feragatname