İşçi Köleden Beter Olcak
İki kez yasalaştırma denemesi yapılan ÖİB'lerin işyerlerine işçi kiralaması işçilerin mal-meta haline getirileceği, alınıp satılabileceği bir sistem ve tamamen "kölelik" demek. Sendikaların, toplu sözleşmelerin, kıdem tazminatının ortadan kalkması ve ücretlerin de asgari seviyeye inmesi demek.
İlk önce 5920 Sayılı Kanun ile uygulamaya sokulmak istenen ÖİB'lerin işçi kiralaması Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından veto edilmişti. Ardından bir deneme daha yaptılar, ama seçimler geliyor diye geri adım attılar. Şimdi seçim bitti, buzdolabına kaldırılan "kölelik yasası" yeniden gündemde. 1 Ağustos 2008'de Resmi Gazete'de yayınlanan Özel İstihdam Büroları Yönetmeliği'yle ki bu yönetmeliğin yasal dayanağı da 4904 sayılı Türkiye İş Kurumu Kanunu'nun 32'nci maddesi-ÖİB'ler işçilere iş, işverenlere de işçi bulup karşılığında işverenden komisyon alacak.
Özel İstihdam Büroları'nın
İŞKUR gibi işçi ile işvereni buluşturup iş bulması ayrı, aynı büroların işçi istihdam etmesi ve istihdam ettikleri işçileri başka işverene kiralaması ayrı şey. Özel İstihdam Büroları, halen var olan (yani İŞKUR'un yaptığı gibi) işçi ile işvereni bir araya getirip işçiye iş, işverene de işçi bulma işlevinin dışında "işverenlere kiralık işçi verme" işini sağlamaya çalışıyor. Yanlış olan da bu büroların iş ve işyeri, sektör kısıtlaması olmaksızın işçi kiralayabilecek olması.
10 metrekarelik büroda 2000 işçi
On metrekare büroda ÖİB açan biri, işe 2 bin işçi alıp asgari ücret ödeyecek (bölgesel asgari ücret kanunu da çıkarsa şimdiki asgari ücretten daha az parayı işçiye verecek), ama işçileri çalışmak üzere gönderdiği fabrikalardan, atölyelerden fatura mukabili para alıp kâr edecek. İşçilerin kanuni olarak işyeri 10 metrekare büro gözükecek, ama çalışacağı yer koca koca fabrikalar olacak. Sendikalı olabilecekleri tek yer 10 metrekarelik ÖİB, gerekirse grev yapacakları yer 10 metrekarelik ÖİB, ücretlerini alamazlarsa dava açacakları yer 10 metrekarelik ÖİB, sigorta primleri ödenmezse şikâyet edecekleri yer 10 metrekarelik ÖİB, kıdem tazminatı isteyecekleri yer ÖİB, ihbar tazminatı isteyecekleri yer ÖİB, izin isteyecekleri yer ÖİB olacak.
Yıllık ücretli izin hakkı olmayacak
İşçiler normal şartlarda işyerinin sahibi olan gerçek veya tüzel kişilerin işçileridir ve işçi ile işveren birbiriyle aracısız iletişime geçer. Taşeron işçilere karşı asıl işyeri işverenleri de taşeronlarla birlikte sorumlu.
ÖİB'ler işçi kiralama hakkı elde ederse, işçiyle belirli süreli iş akdi yapan Özel İstihdam Bürosu, asıl işverenle sadece işçi kiralama sözleşmesi yapacak. İşçiye karşı asıl işverenin en ufak bir sorumluluğu yok. Tuzla'da çok sık görülen iş kazaları ve ölümlerde Sosyal Güvenlik Kurumu, işçilere ödediği geçici veya sürekli işgöremezlik ödeneklerini hem asıl işverenden, hem de taşerondan isteme hakkına sahip. ÖİB ile sözleşme yapılırsa SGK sadece ÖİB'den rücu parası isteyebilecek. İşçi de sadece ÖİB'ye dava açabilecek.
Yine (veto edilen) ilgili yasa metnine göre, ÖİB'ler işçi ile belirli bir süre için sözleşme yapacak. Belirli süreli iş akitlerinin sona ermesinde de gerek ihbar gerekse kıdem tazminatı olmayacağından, tüm ÖİB kiralık işçileri ihbar ve kıdem tazminatı alamayacak.
Bu arada belirli süreli akitler 359 gün veya daha az süreyle bağıtlanırsa bu sefer yıllık ücretli izin hakları da olmayacak.
Fabrika tüm işçileri kiralayabilir
Örneğin, şu an 1500 işçisi olan bir otomobil fabrikası, tüm işçilerine "Hepinizi işten çıkardım, ama şimdi gidip ÖİB'lerle anlaşır gelirseniz hepinizi kiralık işçi olarak tekrar alacağım" derse, yasal olarak bunu engelleme imkânı yok. Yani işverenler şimdi tüm işçilerini ÖİB'lerden kiralayıp kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla mesai ücreti, yıllık izin ve parası verme zorunluluğundan kurtulacaklar. İşverenler kârlarını katlayacaklar, işçiler de daha önce aldıkları ücretlerden daha az kazanıp daha çok çalışacak.